3 Eylül 2010 Cuma

SoN


Yahu ne çabuk geldi sonbahar...
Sitenin içindeki ağaçlar ne çabuk sarardı da döktü yapraklarını...
Normalde üzerinden haşır huşur yürümeyi çok severim sarı yaprakların .
Hatta kasım ayında makinemi kaptığım gibi Belgrad ormanlarında alırım soluğu.Hem yürür hem de sonbaharın her tonunu fotoğraflamaya çalışırım.
Ama bugün hiç hoşlaşmadım bu manzaradan.
Benim hala denize girip yüzesim var.Yeni yeni öğrendiğim gibi suyun altına dalıp kulaç atasım var.Minik balıklara tam elimi değdirecek gibiyken kaçmalarından keyiflenesim var.Ellerim buruş buruş olana kadar suyun içinde kalasım var.
İyot kokusu daha üzerime sinmedi bile :(
Daha tatil fotolarını bile yükleyip post yazamadım sonbahar geldi.
İsyanım var kadere.
Adaletin bu mu dünya?
Güz gülleri gibi, hiç yazı yaşamadım sanki
Paramparça oldu yaza dair umutlarım .
Yeni aldığım saks mavisi şıpıdık terliklerimi giyecektim daha.
Pööff !
Fazıl abiler için not ;Bu post arabesk serpintisi üfürür aman diyeyim !