Evet ,halı tezgahı gibi ilk iplikleri yavaş yavaş oluşturmaya başladım kafamda.
Henüz uygulamaya geçmesemde bir iki kurgu var yazacağım hikayeyle ilgili.Bu arada geçen cumartesi ,oyuncağımın ilk fotosunu çektim.Kendisine,Calamity Jane'de eşlik etmekte.
Kamptaki diğer kızılderililerle birlikte...
Bu arada ,Konuyla alakalı çok güzel 5-6 kitap buldum .Maalesef henüz okuyamadım.Elimin altında güzel kaynaklar olması bana güç veriyor.Ayrıca,Atlas ve National Geographic'in eski sayılarınıda araştırdım .Kızılderililerle ilgili iki eski sayısı da artık kitaplığımda ve hatta sahaflardaki dükkanların birinde kapısında asılı eski bir Kızılderili yerleşim haritasıda benim oldu.Bu iş bittiğinde ,bir sürü kızılderili metaryale,kitaplara,dergilere v.s sahip olucam.
Şimdilik okumaya, kızılderililere çok destek veren Marlon Brando'nun hayatını yazdığı "Annemin öğrettiği şarkılar "la başladım. Yıllarca Amerikan filmlerinde vahşi katiller olarak lanse edilen kızılderililere tam da bu mecradan verir desteğini.1972 yılında Godfather filmiyle oscarı kazanan Marlon Brando,ödülü almaya gitmez.Seslerini duyurabilsinler diye ödül törenine kızılderili genç kızı "Küçük Tüy'ü" yollar .
Marlon abinin ,hayatını okurken,hafif magazinsel bir yaklaşımla kendimi kızılderililerden kopmuş hissettim şu süreç içersinde.Ama masaüstünde bulunan şu fotoğraf beni titreyip kendime getirdi sağolsun.
Demem o ki,yazma tam tamları çalmaya başladı...
Not:Yukarıdaki oyuncakların tekmili birden,İstanbul Oyuncak Müzesindedir.Hepsi ve daha fazlasını gidip görebilirsiniz.